Ankara‘da 15 Temmuz gecesi Genelkurmay Başkanlığı önünde bacağından ve sırtından vurularak gazi olan Öğretim Vazifelisi Dr. Hasan Önsoy, o gece şehadet şuuruyla hareket ettiklerini belirterek, “Meclis bahçesindeki fıskiyelerden abdest aldık, orada tanımadığım beşerlerle birlikte. Şehadet için gitmiştik. Benim üzere birçok insan da tıpkı fikirle oradaydı” dedi.
15 Temmuz 2016’daki FETÖ darbe teşebbüsünün en sıcak noktalarından biri olan Genelkurmay Başkanlığı önünde ayağından ve sırtından vurularak gazi olan Kırıkkale Üniversitesi Öğretim Vazifelisi Dr. Hasan Önsoy, karanlık geceyi İhlas Haber Ajansı’na anlattı. Darbe teşebbüsü günü, saat 21.00 sularında kalkışmayı duyar duymaz Genelkurmay’ın önüne gittiğini belirten Önsoy, darbeci askerlerin hallerine birebir şahit olduğunu ve vatandaşların ellerinde silah olmadan tankların önüne çıkacak kadar yürekli davrandığını söyledi.
Önsoy, “Durdurmaya çalıştığımız, önüne geçip mahzur olduğumuz zırhlı araçların önüne çıktığımız anlar oldu. Her birinde batan sevgisinin gençlerde ve yaşlılarda ne kadar güçlü olduğunu gördük. Bunu biri bana anlatsa, ‘ancak sinemalarda olur’ derdim” dedi.
Kendisini her vakit cesaretli biri olarak gördüğünü, lakin o gece gerçek hamasetini gördüğünü lisana getiren Önsoy, “Hayatımda hiç tank görmemiştim, üstüme de hiç ateş edilmemişti. Ateş edilmesine karşın, dehşete dair içimde en ufak bir şey yoktu. Lakin insanların içindeki o imanı hissedebiliyordum” diye konuştu.
“Bu vatan sevgisi, imanla olacak bir cesaret”
O gecenin unutulmaz kahramanlarından birini de anlatan Önsoy, “Belki o gün şehit olanlar yaşasaydı artık 26-27 yaşlarında olacaklardı. Bu vatan sevgisi, imanla olacak bir yürek. Allah rahmet eylesin, Yasin isminde bir şehidimiz vardı. ‘Nereden ateş ediyorlar’ dedi. Ben de ‘Genelkurmay Başkanlığı’ndan’ dedim. Kaçacağını sandım lakin o çocuk Genelkurmay’ın içine koşmaya başladı. Nereden ateş edildiğini sorup, ateş edilen yere yanlışsız koşan bir çocuk. Onun üzere binlerce kahraman vardı” halinde konuştu.
Her yaştan vatandaşın orada olduğunu, bilhassa yaşça büyük olanların daha da reaksiyonlu olduğunu lisana getiren Önsoy, “Ülke, darbeler ülkesi olarak bugüne gelmişti ve yaşça büyük olanlar bu darbenin ülkeye ne büyük ziyanlar vereceğini çok güzel biliyordu. Bu yüzden onlar daha tepkiliydi” tabirlerini kullandı.
Şehadet şuuruyla hareket ettiklerini belirten Gazi Önsoy, “Meclis bahçesindeki fıskiyelerden abdest aldık, orada tanımadığım beşerlerle birlikte. Şehadet için gitmiştik. Benim üzere birçok insan da tıpkı fikirle oradaydı. Kızılay’dan ilerleyen tankları durdurmaya çalıştık. O anlarda tanktan iki kere düşürüldüm” dedi.
“Yaralıyı da bir defa daha vurdu”
“Bacağımdaki yaraya taş soktum”
Yaralandıktan sonra yaşadıklarını da anlatan Önsoy, şu sözlere yer verdi:
“Biz yere düştük. Yaralıyı sürükleyerek Akay yokuşunun duvarının ardına aldım. Ben vurulmuştum, şoktaydım. Ayağımdan kan akıyordu. Kanamayı durdurmak için deliğe taş sokmaya çalıştım. O heyecanla insan ne yaptığını bilmiyor. Tıbbi bilgimiz de yoktu. Bir genç kardeşimiz, Allah rahmet eylesin, o da şehit oldu. Ayağıma tişörtünü bağladı. ‘Nereden ateş ediliyor’ diyen çocuk da oydu. Tişörtü bağladıktan sonra Genelkurmay’a gerçek koştu. O, şehadete çağrılmış bir kardeşimizdi. Yeri cennet olsun. Amcam yurtdışından Yozgat’a gelmişti. Annemi aramış, ‘tankın üstünde Hasan’ı gördüm’ demiş. Cumhurbaşkanına olan hassasiyetimi bilir, ‘Tayyip Erdoğan konuşmadan Hasan oradan gelmez. Boşuna arayıp sormayın, o gelmez. Tayyip Erdoğan ne vakit kurtulur, ülke ne vakit kurtulur, Hasan o vakit gelir’ demiş.”
“Gözlerimi ağır bakımda açtım”
Önsoy, “Yaralıları hastaneye taşıdık. Motosikletli bir kurye vardı, beline bağlayıp o da yaralı vatandaşı taşıyordu. Sabaha karşı artık ben kan kaybından bitkin düşmüştüm. Sırtımdaki yaraları hastanede fark ettim. O gece dört sefer hastaneye teşebbüs olmuş. Duvara yaslanınca bir hemşire duvardaki kan izini gördü. ‘Sırtınızdan vurulmuşsunuz,’ dedi. Tişörtüm koyu renkti. Baktık ki iki kurşun yarası var. Artık her tarafı bembeyaz görüyordum, kan kaybından gözüm bulanmıştı. Bir gün sonra da gözlerimi ağır bakımda açtım” dedi. – KIRIKKALE
About The Author
More Stories
Bodrum FK Yeni Döneme 0-0 Beraberlikle Başladı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz’da 3 yakını şehit olan Muzaffer Gülşen’i meskeninde ziyaret etti
İkiz şehitlerin babası: “Ne memnun bana ki 2 evladı şehit vermişim”